Ticaret Bakan Yardımcısı ve hemşerimiz Sezai Uçarmak, bakanlıktaki bürokratlarla birlikte ilimizde “Esnaf-Tacir Buluşması” adı altında bir etkinlik gerçekleştirdi. 26 Mart 2019 tarihinde gerçekleştirilen etkinlikte konuşma yapan Yönetim Kurulu Başkanımız şöyle dedi;
“Sizleri, kurumum, meclis üyesi arkadaşlarım, üyelerimiz ve şahsım adına saygıyla selamlıyorum. Yatırım yapıp ürettiğimiz ve istihdam sağladığımız kentimize, Ordu’ya hoş geldiniz.
Efendim sizleri burada ağırlamak, memleket meselelerine dair birebir görüş alış verişi yapma imkânı bulmak bizim için çok önemli ve değerlidir. Ordu, temel üretim, ticaret ve sanayi deseni itibariyle bir “Fındık” kentidir Sayın Bakan Yardımcım. Malumunuz olduğu üzere fındık, tarım ürünleri içinde en çok ihracat geliri getiren ve bu yönüyle, yani milli ekonomiye katkısı yönüyle, tarımsal üretimin amiral gemisidir.
Şunu açıklıkla iddia edebilirim ki Sayın Bakan Yardımcım; hepimizin kursağında, ekmeğinde fındığın katkısı, hakkı vardır. İşte bu nedenlerden dolayı bu bölgeye dair makroekonomik uygulamalarda bu gerçeğin göz ardı edilmemesi lazım Sayın Bakan yardımcım. Fındık sektöründe üretimden pazarlamaya, ihracattan yapısal anlamda birçok sorunla muhatabız. Sorunlarına ve değişen rekabet şartlarına rağmen bizler üretmeye, katma değer yaratmaya, satmaya ve istihdama devam edeceğiz.
Ordu, taşıdığı potansiyellerle ve son dönemlerde aldığı altyapı yatırımlarıyla bir cazibe merkezi olmaya namzettir Sayın Bakan Yardımcım. Akdeniz-Karadeniz Yolu, Havaalanı ve ilk etabı hizmete açılmış olan Çevre Yolu’yla kentimize değer katılmıştır. Özellikle Akdeniz-Karadeniz yolu, Ordu’ya büyük çaplı bir liman yapılmasını zorunlu kılacaktır. Keza tam karşımızda Rusya gibi muazzam bir pazar durmaktadır.
Biz, üretime dayalı istihdamdan yana projeler istiyoruz Sayın Bakan Yardımcım. Makroekonomik anlamda kalkınma, ancak ve ancak toplam refahın maksimize edilmesiyle mümkündür. İstihdam sorununun çözülmesi, refah seviyesinin yükselmesi manasına gelmektedir. Bu kapsamda Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın direktif ve hassasiyetleriyle başlatılmış olan “İstihdam Seferberliği” ne de vurgu yapmak istiyorum. Bu cennet vatanın zengin topraklarında hepimize iş ve aş vardır sayın davetliler.
Ekonomiler canlı bünyeler gibidir. İyi veya kötü hissedildiği, sağlıklı ya da hasta olunduğu dönemler olacaktır. Ekonomi piyasalarındaki dalgalanmalar son derece normal olup; birilerinin felaket senaryoları yazmasına kulak asmamak, izin vermemek gerekir. Kriz ortamlarında yapılacak tek şey vardır; üretmek ve tasarruf etmek. Her fırsatta dile getirdiğimiz üzere “Bizim siyasetimiz ekonomidir” değerli katılımcılar. Bu farkındalık, sorumluluk ve görev inancıyla üretmeye, istihdam yaratmaya ve ülkemizin kalkınma hikâyesine katkı sağlamaya devam ediyoruz.
Sayın Bakan Yardımcım ve Bürokratlarımız sizleri kentimizde ağırlamaktan dolayı duyduğumuz memnuniyeti bir kere daha ifade ediyor hepinize en derin saygılarımı sunuyorum.”